15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden bir sene geçti. Bu zaman zarfında hain darbe girişimini inceleyen pek çok çalışma yapıldı. Çok sayıda dergi, kitap, belgesel ve çeşitli yarışmaların yanında dar-be yapmaya kalkışan FETÖ’cü hainler hakkında hazırlanan iddia-nameler birçok karanlık noktayı aydınlattı. Şüphesiz bütün bunla-rın 15 Temmuz gecesi yaşananların zihinlerde yer etmesinde çok önemli rolleri var. Bu kitabın planlanmasında da benzer bir amaç güdüldü: 15 Temmuz’un daha iyi anlaşılabilmesi ve doğru bir şekil-de zihinlerde yer etmesi.
Üzerinden geçen bir senelik zaman aralığında artık 15 Tem-muz’un daha detaylı ve farklı bağlamlarda değerlendirilebileceği ve de soğukkanlı analizlerin yapılabileceği bir ortam oluştu. Geçen zaman içerisinde 15 Temmuz’da ne olduğunu anlatan çalışmalardan darbe girişiminin farklı boyutlarını analitik bir çerçeve ile değerlen-diren çalışmalara doğru yönelmek imkanı doğdu. Elinizdeki kitap da bu imkandan faydalanarak 15 Temmuz darbe girişiminin medya ve iletişim yönlerine mercek tutarak tartışmaktadır.
Türkiye tarihinde darbelerin kritik bir yeri var. 15 Temmuz gös-terdi ki yaklaşık on yıllık aralıklarla gerçekleşen askeri müdahaleler Türkiye’nin acı bir gerçeği olmaya devam ediyor. Daha önceki dar-beleri tek bir kategori altında değerlendirmek doğru olmasa da 15 Temmuz darbe girişimi de yakın tarihteki darbelerden özellikle fai-li FETÖ’nün rolü açısından ayrıştı. Bundan önceki darbelerdeki medyanın pozisyonu ve oynadığı önemli rol kitabın ilk bölümünün odak noktasını oluşturuyor. Bölümün ilk makalesinde İsmail Çağ-lar ve Fahrettin Altun Türkiye’nin askeri darbelerini kategorilere
15 TEMMUZDA MEDYA TIKLAYINIZ